22 Mayıs 2007

HALK, UMUT ve CHP - ZAFER YAPICI






14 Nisan bir “kaygı buluşması” olarak başlamıştı. Sonrasında yaşadığımız tarihi süreç kaygıyı halk düzleminde “umuda” yöneltiyor…

CHP’nin hem varlığı hem de hedeflerinin içeriği bu “kaygıyla umudun iç içe geçtiği süreçte” Cumhuriyet bilincini sahiplenen milyonlar için oldukça önemli…

Çünkü milyonlarla CHP’yi buluşturan ortak nokta, kaygıların ve umutların Atatürkçülük üzerinden kuruluyor olması…

Peki bu süreçte, CHP sadece halkın kaygılarını seslendiren bir partiden ibaret mi? Yoksa bu kaygılar üzerinden bir “umut projesinin” yaratıcısı mı?

İktidar güdümlü medya propagandası CHP’yi sadece “halkın küçük bir bölümünün” kaygılarını seslendiren bir partiye indirgeme gayretinde. Böylelikle “halkın” yükselen “umudunu” sahipsiz kılıp, siyasal iktidarın devamını garantiye alma oyunu oynanıyor…

Aslında bizzat böyle bir telaş bile, CHP’nin halkın kaygıları üzerinden bir umut projesi yaratmakta olduğunu kanıtlıyor…

CHP; yapay azınlık tartışmalarına karşı Atatürk’ün millet tanımını merkeze alan kararlı yaklaşımı, eğitim sistemini akla ve bilime göre yeniden düzenleyecek eğitim reformu projesi; gericiliğin iç güvenliği, siyaseti, ekonomiyi ve medyayı kuşatmasına son verecek dönüşüm projeleri ve dokunulmazlıkları kaldırma sözü ile “umudu yaratmanın” üstyapısal gereklerine cevap veriyor.

Diğer taraftan da büyük bir ekonomik dönüşüm projesi vaat edip, bu yönde temel hedefler belirliyor. Hedeflerin birincisi hızlı, istikrarlı ve dengeli ekonomik büyüme. CHP’nin bu hedefi gerçekleştirme yolundaki en önemli yöntemi ise IMF dayatmalarına karşı gelme kararlılığı olacak. CHP Ekonomi Bülteni’nin son sayısında, CHP iktidarında IMF’nin GSMH’nin yüzde 6,5’i oranında faiz dışı fazla yaratma dayatmasına son verme ve “faiz dışı fazla” oranını yüzde 3’e indirme sözü veriliyor. IMF dayatmacılığına karşı gelinerek yaratılacak kaynağın, açlığı sıfıra indirme, yoksulluğu yenme ve daha çok istihdam yaratma, sosyal ve toplumsal onarım ve her alanda teknolojik yapılanma için kullanılacağı ifade ediliyor.

CHP’nin bir diğer amacı ise işsizliğe son verme. Bu amaçla CHP’nin ikinci hedefi yılda 1.2 milyon ek istihdam yaratma. Bu çerçevede örneğin gençler için “İş Kurma Projelerinin”, ülkemizin geri kalmış bölgelerinde ise 5 yıl süre ile 300 bin kişiye iş olanağı sağlayacak “Kırsal Kesim İstihdam Projesinin” uygulamaya geçirileceği ilan ediliyor.

CHP’nin üçüncü hedefi ise yıllar yılı ihmal edilen bir konu üzerine. CHP, güçlü ve ileri sanayileşmeyi bir ekonomik hedef haline getiriyor. “Ulusal sanayileşme” CHP’nin temel önceliği olacak. Sanayinin, ithale dayalı montaj sanayine dönüşüm sürecini aşma CHP’nin bu konudaki en belirgin hedeflerinden biri. CHP’nin özelleştirme konusundaki tavrı da net: “Özelleştirme vurgununa, stratejik KİTlerde kamu kontrolünün tasfiyesine son vereceğiz. Mevcut KİT’leri özerkleştireceğiz, onları verimli, güçlü, rekabetçi işletme yapılarına kavuşturacağız...” diyor CHP.

CHP’nin dördüncü hedefi dengeli kırsal kalkınma ve tarım ve hayvancılığa güçlü destek konusunda. IMF ve AB politikalarına karşıtlığını net bir biçimde ortaya koyan, halkın ve çiftçinin çıkarının sesi olacak bu programa göre CHP iktidarında çiftçimize, tarım ve hayvancılığa GSMH’nin yüzde ikisi oranında tarımsal destek sağlanacak. Çiftçinin kullandığı gübre, tarım ilaçları ve tohumda KDV yüzde bire indirilecek. Mazot bugüne göre yarı yarıya ucuzlayacak. Feodal düzen karşısında toprağı işleyen köylünün hakları korunacak. Ziraat Bankası tarım ve hayvancılığın etkin ve özerk ihtisas bankasına dönüştürülecek…

CHP’nin altyapısal beşinci hedefi sosyal devleti yeniden ayağa kaldırma. AKP’nin oy avcılığıyla büyüttüğü “sadaka kültürü”nü toplumsal dokumuzdan silmek konusunda bu hedef çok büyük önem taşıyor. CHP’nin bu hedefe ulaşmada en önemli dayanaklarından biri gelir dağılımında adaletsizliği ortadan kaldırma yönünde ürettiği proje. CHP, gelir dağılımında; üst ve alt yüzde gelir grupları arasındaki uçurumun, kapatılmasını amaçlayan “Sosyal ve Gelir Transferi Projeleri” uygulamayı vaat ediyor. Ayrıca “Sıfır Açlık Programı” çerçevesinde “vatandaşlık hakkı” olarak, GSMH’nin yüzde 2,25’i kadar bir kaynağı her yıl denetimli ve kurallara bağlı bir şekilde, aç ve yoksul ailelere, nakit ödeme olarak aktarma projesini ilan ediyor. Böylelikle AKP’nin sadaka kültürünün antitezi CHP’nin sosyal devlet anlayışının temeli haline geliyor…”Sosyal Güvenlik Sistemi” konusundaki CHP hedefleri de bu anlayışın bir uzantısı. CHP iktidarında tüm ev kadınlarının, tüm halkımızın sosyal güvenlik kapsamı içine alınacağı ve insan onuruna saygılı yeni bir sosyal dayanışma modeli kurulacağı ilan ediliyor. Ayrıca eğitim konusunda sosyal devlet anlayışının bir gereği olan “Bedelsiz Kaliteli Eğitim” yönünde projelere yer veriliyor. Lisans eğitimi harçlarının kaldırılacağı, 1 milyon 200 bin üniversite öğrencisine her yıl kişi başına 2.500 YTL “Yaşam Desteği” verileceği müjdeleniyor. Tüm kamu çalışanlarına grevli toplu sözleşme hakkının tanınacağı ilan ediliyor…

CHP bölgesel kalkınma farklılıklarını azaltma adına da önemli bir vizyon ortaya koyuyor. Yatırım teşvikleri, mikro krediler, kamu öncülüğünde yeni girişimler CHP’nin vaatleri arasında…

Umut adına daha o kadar çok şey var ki…

Bu umudu büyütmede görev halka; hepimize düşüyor.

(Haber Ekspres, 22 Mayıs 2007)

Hiç yorum yok: