10 Şubat 2014

Seçim Sandıkta Kazanılır - Zafer Yapıcı

30 Mart 2014 tarihinde yapılacak olan yerel seçimlere bugün itibariyle tam 49 gün kaldı… Değerli okurlarım, AKP 2002 yılında “3Y” sloganı ile yani yoksulluk, yolsuzluk ve yasakları kaldıracağını iddia ederek iktidara gelmişti. Ancak AKP Hükümeti’nin Türkiye’yi nasıl yönettiği on bir yıl sonunda 17 Aralık yolsuzluk depremi ile iyot gibi açığa çıktı. AKP’nin aklığı mitine AKP seçmeninin önemli bir kısmı bile artık inanmıyor… Artık tarafsız her göz, AKP’nin yolsuzlukla, yoksullukla ve yasaklarla mücadele etmediğini; yolsuzluğun, yoksulluğun ve yasakların odağı haline geldiğini gördü. Tıpkı, laikliğe aykırı eylemlerin odağı durumuna gelmesi gibi… Bu odak aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk’ün kurtuluş ve kuruluş felsefesiyle oluşturduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm değerlerini de işlevsizleştirmeye çalıştı. Evine bir lokma ekmek bile götüremeyen, dengeli beslenmeyen, sosyal hayatı olmayan işsizleri, kimsesizleri, işçileri, emeklileri, engellileri, asgari ücretlileri… Toprağını ekse bile ürünün değerini alamayan çiftçileri, köylüleri… Çarklarını döndüremeyen sanayicileri, esnafı… Atanamayan öğretmenleri, yurt bulamayan bulsa da ekonomik olarak okumakta zorlanan öğrencileri… Haklarını alamayan bilim insanlarını… İşinden kovulan basın emekçilerini… Tutsaklığı süren gazeteci, aydın, asker ve bilim insanlarının yakınlarını, sevenlerini… Gezi mağdurlarını ve Gezi’ye destek verenleri… Hak aramak için meydanlara çıkan “kızlı-erkekli” işçileri, emeklileri, memurları, öğrencileri… Çevre gönüllülerini… Hangi partiden olursa olsun AKP’nin yönetimine eleştiri getiren parlamento içi ve parlamento dışı siyasi partileri… Başta barolar olmak üzere tüm demokratik kitle örgütlerini… …Yok saydı… AKP’nin tüm mağdurları bu gidişata dur demek istiyorlarsa öncelikle sandıklara sahip çıkmalıdırlar. Seçim sürecinde aktif görev almalıdırlar. Unutulmamalıdır ki bu görev çocuklarımızın ve torunlarımızın aydınlık geleceğini tayin edecektir. Söz konusu vatansa, söz konusu Türk milleti ise, söz konusu geleceğimiz olan çocuklarımızsa gerisi teferruattır… Şimdi gelinen bu noktada… Sırasıyla önümüze 3 sandık kurulacak. Yerel seçimler, cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği… Bu üç sandıkta da AKP’nin tüm olumsuzluklarından kurtulmak için, karanlıktan aydınlığa çıkmak için izlenmesi gereken iki yol var. Birincisi, en büyük güç olan oy gücünüzü bir fire dahi vermeden kullanmak. İkincisi, kullandığınız oyun boşa gitmediğinden emin olmak. Oyunuzun boşa gitmediğinden nasıl emin olacaksınız? Sandık görevliliği bu süreçte oldukça stratejik bir husus. Oy verilirken, sandıklar açılırken, geçerli ve geçersiz oylar sayılırken, oyların partilere göre dağılımı yazılırken, partilere göre seçim sonuç tutanağı hazırlanırken çok ama çok dikkatli olmak gerekiyor. Olabilecek yanlışlıklar karşısında anında itiraz hakkının kullanılması birçok haksızlığın önüne geçebilir. Değerli okurlarım, burada çok önemli iki süreç belirleyici. Birincisi, partilere göre seçim sonuç tutanağının imzalı, mühürlü ve okunur vaziyette olan bir nüshasının alınıp ilgili birimlere ivedi bir şekilde götürülmesi. İkincisi, oy pusulalarının konduğu ağzı bağlı ve mühürlü seçim torbalarının emniyetli bir şekilde İlçe Seçim Kurulu’na götürülüp teslim edilmesine refakat edilmesi. İşte o zaman, olası bir yanlışlık durumda itiraz hakkı, seçim sonuç tutanağı ile emin bir şekilde yapılır ve hak aranır. Seçim sandıkta kazanılır dediğimiz de budur. Eğer sandığı boş bırakıp gerekli dikkat ve önem verilmezse bu ihmalin sonuçlarına dün olduğu gibi bugün de katlanmak zorunda kalırız. Sandığımıza ve verdiğimiz her bir oya sahip çıkalım.(10.02.2014- HABER EKSPRES GAZETESİ) ZAFER YAPICI

Hiç yorum yok: